Hatuniye Medresesi

hatuniyeKaraman merkez Hastane Caddesi üzerinde yer alır. Hatuniye Medresesi, Osmanlı Sultanı Murat Hüdavendigar’ın kızı, Karamanoğlu Alaaddin Bey’in karısı Nefise Sultan tarafından, 1382 yılında yaptırılmıştır, portalindeki kitbesine göre mimarı, Numan Bin Hoca Ahmet’tir.

Yapı, kapalı avlulu, tek eyvanlı; avlunun sağında ve solunda öğrenci hücreleri ve revakları bulanan bir medresedir (avlunun üzeri günümüzde açıktır). Kuvvetle ileri fırlayan selaktitli portali beyaz mermerden yapılmıştır. Geometrik tezyinatlı yazı ve bitkisel dekorludur. Sağda ve solda, bitki motifli iki sütunçe ile, içte iki mihrp nişi, portalin ortasında, yukarıda stelaktitler içerisinde kanatlarını açmış bir (orjinali kaldırılmış, yerine onarımda yeni bir kuş işlenip koyulmuş) kuş figürü bulunmaktadır. Kapı mor ve beyaz mermerden, kilitleme tekniğinde yapılmış basık kemerlidir.

Eyvanda kalan izlerden, buranın 2 m. yüksekliğe kadar altıgen formlu, turkuaz ve siyah renkli çinilerle kaplı olduğu anlaşılmaktadır. Avlunun revak sütunları yuvarlak ve oval biçimlidir. Yapının çeşitli yerlerinde, ilmi öven yazılar bulunmaktadır. Eyvanın sağında ve solunda bulunan kubbeli büyük odaların (birisi dershane diğeri mezar odası) giriş kapıları da, portal gibi grift kabarık bitki ve geometrik desenlerle süslenmiştir.

Muhammed Esed/Mekke’ye Giden Yol

kitapLeopolde Weis,Avrupa’da Maxim Gorki ile görüşme fırsatını ele geçirip gazetecilik mesleğine atıldığı ve orta doğuya gazeteci olarak gönderildiği zaman bundan sonra hayatını İslam dünyasında ve müslümanlar arasında geçireceğini hayal bile etmemişti.Ama kısa zamanda Müslümanların yaşayış tarzı,batılıların çok farklı kültürleri ve Dünya görüşleri onu bu Dünya’yı daha yakından tanımaya zorladı.At ve deve sırtında Mısır’dan Afganistan’a,Yemen’den Rusya’ya kadar uzanan uçsuz bucaksız coğrafyayı 30 sene boyunca gezdi.


Libya bağımsızlık mücadelesine katılan ve Pakistan’ın Birleşmiş Milletler’deki delegesi görevine getirilen Yahudi asıllı Avusturyalı gazeteci ve yazar Muhammed Esed, batılı dostlarının ısrarı üzerine bütün hayatını dolduran bu eşsiz macerayı yazmak için B.M.’deki görevinden istifa etti ve dünyanın belli başlı dillerine çevrilen bu kitabı yazdı. Mekkeye Giden Yol, İslâm dünyasının iç yüzünü, canlı gerçeğini ve batıya karşı direniş destanının anlatan üstün bir belgesel olmak yanında eşsiz bir edebi metindir.